Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
cross section
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun, Mechanics
kesit alan
Noun
kesit, makta.
Noun
kesit alınan parça.
Noun
kesit resmi.
Noun
kesit alma, makta çıkarma.
Noun
çeşni, özet, örnek: bir bütünün bütün özelliklerini taşıyan küçük numune.
a cross section of American opinion.
Noun
sürvey çizgisine dik yönde alınan düşey toprak kesiti.
Noun
(bkz:
station
) (13).
Noun
nuclear cross section
ile ayni anlama gelir. etkin kesit: bir öğeciğin gelen bir temel parçacık
demetine gösterdiği etkin yüzey; bu yüzey, parçacıklarla öğecik arasındaki etkileşim olasılığının ölçüsüdür.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
English Turkish Phrases
flow cross section
(uçak) akış kesiti
nuclear cross section
cross section
ile ayni anlama gelir. etkin kesit: bir öğeciğin gelen bir temel parçacık demetine
gösterdiği etkin yüzey; bu yüzey, parçacıklarla öğecik arasındaki etkileşim olasılığının ölçüsüdür.
cross section of the consumers
tüketicileri temsil eden kesim
cross-section
kesit almak/çıkarmak, kesit resmi yapmak.
cross-sectional
: kesit+.
Transitive Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.